Arkadaşlarla kahvemizi yudumlarken, bir çocuk ağlaması duyuyoruz. Çocuğun elinde bir içecek, bir de kek var. Ama farklı bir kek daha istiyor. Anne de “Hayır!” diyor. Çocuk biraz daha ağlıyor. Anne, “Hayır dedim!” diyor. Çocuk ağlamaya devam ediyor. Anne, “Aman iyi tamam. Sus!” diyor. Gidip keki alıyor.
Şimdi anne çocuğuna ne öğretti? Bu annenin nasıl bir ebeveynlik anlayışı var? Bu çocuk büyünce nasıl bir çocuk olacak?
ESNEK AİLE
Çoğu aile çocuk-merkezli bir hayat sürüyor. Bu tür esnek aileler çocuklarına sınır koymuyor. Çocuğun her istediği oluyor. Her istediği alınıyor. Çocuğa çok az hayır deniyor. Çocuk, anne hayır derse babayı kullanıyor. Baba hayır derse, anneyi kullanıyor. Sınır koymayan ve çocuğun her isteğine evet diyen esnek aileler, çocuğa büyük zarar veriyor. Nasıl mı?
ÇOCUKLARI BEKLEYEN TEHLİKE
Bu tür çocuklar çok başarılı olamıyor. Çünkü her istediği olan çocuk zevklerini ve dürtülerini ertelemeyi öğrenemiyor. Oto kontrolleri gelişmiyor. Her istediği hemen olsun istiyor. Zevklerini erteleyip işine konsantre olamayan bir insan başarılı olabilir mi? Saatlerce oturup çalışabilir mi? Başarı için zevkleri erteleyip hedefe yoğunlaşmak gerekiyor.
OTOKONTROL VE MUTLULUK
Otokontrolü gelişmeyen çocuk ilerde özel ilişkilerinde de sorun yaşıyor.Kişinin otokontrolü zayıfsa, eşiyle tartışırken, kendi fikrini bekletme sabrını gösteremiyor. Çünkü fren mekanizması gelişmiyor. Dürtüsel davranıyor. Pişman olacağı şeyler söylüyor ve yapıyor. Saygıyı kaybediyor. İlişkisinin kalitesi düşüyor.
SEVGİ ANLAYIŞI VE MUTSUZLUK
Esnek ailede büyüyen çocukların sevgi anlayışı da farklı oluyor. Her istediği yapılan çocuk, bir süre sonra “sevilmek” ile “isteklerin karşılanmasını” eş değer tutuyor.Sevginin gösterilme yolunun bu olduğunu zannediyor. Aile ortamı dışına çıkınca, doğal olarak diğer insanlardan aynısını göremiyor. Bu sefer sevilmediğini düşünüyor. İleride evlenince ailesinin yaptığı gibi eşinin de kendi ihtiyaçlarını bırakıp, onla ilgilenmesini bekliyor. Bunu göremeyince de mutsuz oluyor.
GÜVEN VE YALNIZLIK
Esnek ailelerin çocuklarını bekleyen en büyük tehlike bunlar da değil. Daha büyük bir tehlike var. Esnek aileler, çocuklarının onlara duyduğu güveni de zedeliyor. Çocuk ailesine bağımlı doğar. Çocuk ailesinden, hayatın nereye kadar tehlikeli nereye kadar tehlikesiz olduğunu ona göstermesini bekler. Bu konuda ailesine güvenir. Ama esnek aile kural koymayınca, tehlike çizgisi de kayboluyor. Çocuk korunmadığını düşünüyor. Bu da çocukta güvensizlik yaratıyor. Çocuk bilinçaltında ailesine kızgın büyüyor. Çoğu yetişkin, ailesi ona rehberlik yapmadığı, doğruyu ve yanlışı göstermediği için onlara kızgındır.
ANNENİN TAVRI
İşte yukarıda bahsettiğim anne, tam bir esnek annedir. Çocuğuna verdiği gizli mesaj şudur: Benim kurallarım vardır ama geçerli değildir. Ağlayarak, yani dürtüsel davranarak, kurallarımı çiğneyebilirsin. Kurallarıma güvenme. Kurallarıma güvenemeyeceğin için de, ben nereye kadar tehlikeli nereye kadar değil, sana rehberlik yapamam.
SINIR İÇİNDE ÖZGÜRLÜK
Sonuç olarak anne, çocuğunu belki o an mutlu ediyor ama onun geleceğini elinden alıyor. Aileler esnek olmayı bırakıp, sınırlar içinde özgürlük vererek çocukların geleceğini inşa etmelidir. Bu çocuklar otokontrolünü geliştirir ve sorumluluk kazanır. Sağlıklı bir sevgi anlayışı geliştirir. Böylece de hem başarılı hem de mutlu bir yaşam sürer.
*Özgür Bolat'ın 1.5.2014 Hürriyet Gazetesindeki yazısından alıntıdır.